Boyun ağrısı ve boyun fıtığı arasında yadsınamaz bir ilişki söz konusudur. Ancak her boyun ağrısı, boyun fıtığı değildir. Boyun fıtığı tanısı koymak için ileri görüntüleme tekniklerinin yanı sıra ağrı dışında başka belirtiler de görülmelidir.
Gece yatılan yastığın başın altından kayması, egzersiz sırasında yapılan yanlış bir hareket ya da boyun bölgesinin uzun süre rüzgâra maruz kalması sonucunda da boyun ağrısı gelişebilir.
Böyle bir durumda egzersiz ve kasları rahatlatan farmakolojik tedavilerle ağrının kaynağı ortadan kaldırılabilir. Oysa boyun fıtığına bağlı olan ağrılarda bu seçenekler sadece geçici bir süre rahatlama sağlayabilir.
Boyun ağrısı ve boyun fıtığı birbiri ile ilişkili olsa da boyun ağrısı, her zaman boyun fıtığına bağlı olarak gelişmez.
Duruş bozukluklarının yanı sıra boyun bölgesinin rüzgâra maruz kalması ve yatış pozisyonlarındaki dengesizlik de boyun ağrısına neden olabilmektedir.
Boyun fıtığı ise boyun bölgesinde yer alan omurlar arasındaki diskin deforme olması durumudur. Bu diskin içinde yer alan sıvı zamanla dışarı çıkarak omuriliğe doğru yayılır.
Kol ve boyun sinirlerine baskı yaparak ağrı ve güçsüzlük gibi durumlara neden olur. Boyun ağrısı ve boyun fıtığı arasındaki ayırımı yapabilmek için hastanın izlenmesi gerekmektedir.
Yapılan ilaç tedavilerine ve fizik tedavi uygulamalarına rağmen ağrı devam ediyorsa MR adı verilen özel bir görüntüleme tekniği kullanılarak boyun fıtığı teşhis edilir.
Boyun fıtığı yaşa bağlı olarak geliştiği gibi en çok görüldüğü durumlar, ters hareket yapma, travmalar, trafik kazaları ve bilgisayar kullanımının yoğun olduğu işlerdir.
Kişisel sağlığına dikkat etmeyen ve yoğun bir şekilde vücudu yoran işlerde çalışan kişilerde de oldukça sık görülen bir durumdur.
En sık görülen boyun fıtığı belirtileri şunlardır;
Boyun fıtığının tanısında bu belirtiler önemli ölçüde rol oynamakla birlikte kesin tanı için MR adı verilen ileri görüntüleme tekniği kullanılır. MR sonucunda fıtıklaşmış disk tespit edilir ve tedavi süreci için plan yapılır.
Tedavi planına hasta ve hekim birlikte karar vermektedir. Hekim tarafından hasta bilgilendirilmekte ve tedavi aşamaları ve sonuçları hakkında ön bilgiye sahip olmaktadır.
Boyun ağrısı ve boyun fıtığı tedavisinin ilk başlangıç noktaları aynı olsa da zamanla boyun ağrısı azalır ya da tamamen ortadan kaybolur. Oysa boyun fıtığı tedavisi çok daha uzun sürer. Hatta cerrahi müdahale gerektiren bir süreç haline gelebilir.
Boyun ağrısı için ilk olarak kasların rahatlatılması amacıyla ilaç tedavisine başlanır. Bu tedavi sonucunda ağrı devam ederse fizik tedavi önerilir.
Genel olarak tedavi planında kasların rahatlatılması ve güçlendirilmesi hedeflenir. Boyun ağrısı, fıtığa bağlı olmadığı sürece bu tedavi uygulamaları ile zaman içinde ortadan kalkar ve hasta eski yaşam konforuna kısa sürede kavuşur.
Boyun fıtığı tedavisi, tanı konulduktan sonra ilaç tedavisine eşlik eden fizik tedavi süreci ile başlar. Devam eden süreçte boyunluk takılması şeklinde devam eder.
Ancak tüm bunlara rağmen belirtiler artarak devam ediyorsa ameliyat seçeneği değerlendirilir. Ameliyat sırasında arızalı olan disk değiştirilerek yerine platin takılmaktadır.
Ancak boyunda düzleşme durumu varsa boyun kaslarını güçlendirici egzersizlere ameliyat sonrasında da devam edilmesi çok büyük fayda sağlar.
Boyun fıtığı ameliyatları gelişen teknoloji sayesinde çok daha az riskle ve daha kısa bir sürede gerçekleştirilebilmektedir.
Mikroskobik cerrahi yöntemiyle yapılan boyun fıtığı ameliyatlarında başarı yüzdesi oldukça yüksektir.
Ameliyat sonrasında nadir de olsa parmaklarda uyuşukluk kalabilmektedir. Bu durum diğer komplikasyonların yanında çok hafif bir yan etki olarak karşımıza çıkar.
Boyun ağrısı ve boyun fıtığı tedavisi kapsamında akupunktur da kullanılmakta olan etkin bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemle ağrılarından ve diğer şikâyetlerinden kurtulan hastaların sayısı da yadsınamayacak kadar çoktur.
We are here for your health.