Kadınların hayatında en az bebeklik ya da ergenlik kadar büyük bir değişime yol açan menopoz belirtileri kendini farklı biçimlerde gösterir. “Premenopoz” “Menopoz” ve “Postmenopoz” olmak üzere 3 farklı döneme yayılan bu süreç, yumurtalıklardaki folikül miktarının azalmasına bağlı olarak östrojen üretiminin duraksamasına yol açar.
 
Son aşamaya gelindiğinde ise tamamen kesilen östrojen üretimi ile yumurtalıklar küçülür ve adet döngüsü biterek üreme yeteneği ortadan kaybolur. 
 

Menopoz Nedir?

Menopoz dönemi kadınların adet döngülerinin bitişine işaret eden biyolojik ve doğal bir süreçtir. Genel olarak kadınların 12 normal adet döneminde hiç adet görmemesiyle bu süreç tespit edilir. Üreme ve adet görme döneminden menopoza geçilen dönem ise perimenopoz olarak adlandırılır.
 
Bu sözcüğün “Menopoz esnasında” anlamına gelmesinin yanı sıra, 40 ya da 50 yaşlarında menopoza giren kadınlara karşılık, bu süreci görmeye 30’lu yaşlarında başlayanların durumunu nitelemeye yardımcı olur. 
 

Menopoz Yaşı Var Mıdır?

Genetik ve çevresel şartlara bağlı olarak değişmekle beraber menopoz yaşı kaç diye sorulduğunda istatistikler dünya genelinde 45-55, ülkemizde ise 46-48 yaşlarını işaret etmektedir. Menopoz doğal yollarla kendini bu yaşlarda gösterebileceği gibi farklı nedenlerden ötürü geç ya da daha erken yaşlarda da kadınların karşısına çıkabilir. 
 
Menopoz oluşum biçimine göre "doğal", "erken" ve "cerrahi" olarak 3 farklı grupta sınıflandırılır. Bunlardan ilki olan doğal menopoz, DSÖ istatistiklerinin verdiği sonuçlardaki gibi genel olarak 40-50 yaş aralığında kendini gösteren süreci tanımlar. 
 
Erken menopoz 45 yaşından önce kendini gösteren sürece verilen addır. Sebebi belli olmayan durumlar, otoimmün hastalıklar, radyoterapi, kemoterapi, enfeksiyonlar, çevresel nedenler, kürtaj ve düşükler, obezite ve hipotiroidizmi erken menopoz belirtileri arasında sıralamak mümkündür. 
 
Erken menopoz dönemine girilmesini tetikleyen unsurlar çevresel ve genetik olarak ikiye ayrılır. Ailesindeki kadınların benzer yaşlarda menopoza girmesi, ağır metabolik hastalıklara sahip olması ve düzensiz adet görmesi genetik olarak bu süreci tetikleyen unsurlardır. Yoğun sigara kullanımı, yaşanılan coğrafya, psikolojik travmalar ve iklimsel şartlar da menopozu tetikleyen çevresel unsurlar olarak sıralanabilir. 
 
Bazı cerrahi operasyonların sonucunda kadınlar normalden daha önce bir dönemde menopoza girebilir. Ayrıca adet gören bir kadının yumurtalıkları cerrahi olarak çıkarılırsa, adet kesilir ve menopoz gelişir. Son olarak, radyasyon tedavileri de menopoza yol açabilir.
 

Menopoz Belirtileri Nelerdir?

Menopoz belirtileri ve bulguları her kadında, menstürasyon dönemindeki değişimler de dahil olarak kendini farklı biçimlerde gösterir. Düzenli üreme ve adet döneminden menopoz dönemine kadarki süreci kapsayan perimenopoz aşamasının oluşumunu sağlayan ay ya da yıllarda kişi başta adet düzensizliği olmak üzere;
 
  • Cilt kuruluğu,
  • Gece terlemeleri, 
  • Kilo artışı,
  • Metabolizmada yavaşlama, 
  • Göğüslerdeki dolgunluk kaybı,
  • Ani olarak değişen ruh halleri, 
  • Saç tellerinin incelmesi,
  • Vajinal kuruluk gibi çeşitli belirti ve bulgulardan şikayetçi olabilir. 
 
Perimenopoz aşaması içerisinde, adet dönemlerinde atlama olması beklenen ve sıkça rastlanan bir durumdur. Çoğunlukla adet dönemleri, bir ay atlar ve sonraki dönemde yeniden başlar. Ancak birkaç ayı atlayıp sonradan tekrar başlaması da görülen bir durumdur. Üstelik adet dönemi, daha kısa döngüler içerisinde gerçekleşme eğilimindedir. 
 
Düzensiz adet döngüsüne rağmen gebelik gelişimi mümkündür. Bu nedenle de uzmanlar tarafından bir adet dönemini atlayan, fakat menopoz geçişine başlama konusunda emin olamayan kadınların hamilelik testi yaptırmaları önerilir. Ancak menopoz sürecinin sonrasında vajinada hala kanama varsa, mutlaka bir doktordan yardım istenmelidir. Zira erken kontrol ve buna bağlı olarak gerçekleştirilen teşhisler ile tedavi sürecine fayda sağlanabilir.  
 

Menopoz Nedenleri Nelerdir?

Birçok farklı unsur tetikleyici etkiye sahip olmakla beraber menopoz nedenleri arasında en sık görüleni, yaşa bağlı olarak üreme hormonlarındaki doğal azalmadır. Kişiler 30’lu yaşlarının bitimine yaklaştıklarında yumurtalıklar adeti düzenleyen östrojen ve progesteron hormonlarını daha az üretmeye başlar. Bu durum da haliyle doğurganlığın azalmasına yol açar.
 
Kişinin rahminin alındığı, ancak yumurtalıklarının bırakıldığı bir histerektomi işlemi çoğunlukla doğrudan menopoza sebep olmaz. Kişi artık adet görmüyor olsa bile, yumurtalıkları hala östrojen ve progesteron hormonu üretmeye devam eder.
 
Ancak hem rahmin hem de yumurtalıkların çıkarıldığı total histerektomi gibi cerrahi uygulamalar, doğrudan menopoza neden olabilir. Böylelikle kişinin adet dönemleri tamamen kesilir. Üstelik normal koşullarda birkaç yıl içerisinde ortaya çıkabilecek hormonal değişimler aniden gerçekleştiği için, burada şiddetli sıcak basmaları, ağrılar ve diğer menopoz semptomlarıyla karşılaşılması muhtemeldir. 
 
Erken menopoz ya da yumurtalık yetmezliği ise kadınların yaklaşık %1’inde 40 yaşından önce ortaya çıkan bir durumdur. Genetik etkenlerden ya da otoimmün hastalıklardan kaynaklanması nedeniyle kişinin yumurtalıkları yeterli seviyelerde üreme hormonu üretemezse erken menopoz durumuyla karşı karşıya kalınabilir.
 
Fakat birçok vakada buna neden olabilecek belirtilere rastlanmaz. Bu durumun meydana geldiği vakalarda beyin, kalp ve kemiklerin sağlığını korumak amacıyla doktorlar tarafından doğal menopoz yaşına kadar süren bir hormon tedavisi önerilir. 
 

Menopoz Tanısı Nasıl Koyulur?

Menopozu teşhis etmek için normal koşullarda testlere gerek duyulmaz. Menopoz belirtileri ve bulgularının ortaya çıkması çoğunlukla yaşanan geçişe yani perimenopoza, başlangıç tanısının konulması için yeterlidir. Ancak düzensiz adet dönemleri ya da sıcak basması gibi belirtilere ilişkin endişesi bulunanların doktor yardımı almaları önerilir. Zira bazı durumlarda daha ileri tanı yöntemlerinin kullanılması gerekebilir. 
 
Bu tip durumlarda ilgili doktor, kişiye çeşitli hormon düzeylerini kontrol etme amacıyla kan testi önerebilir. Kan testlerinin içerisinde FSH (folikül uyarıcı hormon) ve östrojen değerlerini gösteren araçlar bulunur. Menopoz ortaya çıktıkça kişinin FSH düzeylerinde artış gözlemlenirken, östradiol düzeylerinde azalma meydana gelir. 
 

Menopoz Ağrıları Nelerdir?

Menopoz döneminden sonra kişilerin bazı tıbbi durumlarla karşılaşma riskinde artış gözlemlenir. Bu tıbbi durumların arasında öncelikle kardiyovasküler hastalıklar gelir. Kalp hastalıklarının her iki cinsiyet için de ölüm riski taşıyan bir hastalık olması nedeniyle düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme rutini oluşturmak son derece önemlidir.
 
Kişiler menopoz döneminden sonraki ilk birkaç sene içerisinde, kemik yoğunluklarını kaybederek yüksek osteoporoz riski ile karşı karşıya kalır. Osteoporoz kemiklerin zayıf ve kırılgan olmasına yol açan bir hastalık olarak, kadınlara bu dönemleri içerisinde açık tehdit oluşturur. 
 
Perimenopoz ile başlayıp menopozla devam eden süreçte metabolizma yavaşladığı için kişilerde kilo alma durumlarıyla karşılaşılabilir. Bu yüzden kişinin mevcut ağırlığı koruyarak sağlıklı bir yaşam sürebilmesi için yeme-içme konusuna eskisinden daha fazla önem göstermesi gerekir. 
 
Menopozla beraber vajina ve üretra dokularındaki elastiklik durumu da kaybolur. Menopoz sonrası şikayetler arasında idrar yolu enfeksiyonu, sık sık idrara çıkma gereksinimi ve istem dışı idrar kaçırma sorunlarıyla karşı karşıya kalır. Ayrıca bu süreçte öksürme, gülme, hapşırma ve ağırlık kaldırma gibi vücudun basınç ile tepkimeye girdiği durumlarda da kişinin idrarını kaçırması olasıdır. 
 

Menopoza Ne İyi Gelir?

Menopoz döneminde sık görülen sıcak basmalarına karşılık hafif giysiler giyilmesi vücut sıcaklığına dengede tutmak adına önemlidir. Ayrıca uzmanlar baharat, kafein, alkol ve sigara gibi vücuda zararlı etkileri bulunan ürünlerden uzak durulması gerektiğini de önerir.
 
Menopoz sürecinde düzenli olarak cinsel ilişkiye girmek, atrofiden korunmak adına önemlidir. Bu süreçte östrojen azlığı nedeniyle meydana gelen ağrılı cinsel birleşme sorunu için rahatlatıcı yağlar kullanılır. Ayrıca osteoporozdan korunmak için kişinin günlük kalsiyum alımına ve düzenli egzersiz yapmaya dikkat etmesi gerekir. 
 

Menopoz Döneminde Hangi Tedaviler Uygulanır?

Menopoz dönemi sanılanın aksine herhangi bir tıbbi tedavi gerektirmez. Çünkü tıbbi tedaviden ziyade menopoz tedavisi kişiye rahatsızlık verebilecek olan belirti ve bulguları hafifleterek yaşlanmaya bağlı olarak gelişen kronik durumların önüne geçmeye odaklanır. 
 
Hormon tedavisi menopoz semptomlarını yönetmek için kullanılan yaygın tedavi yöntemlerinden birisidir. Burada östrojen hormonu ile yapılan tedavi, menopozla ortaya çıkan sıcak basmalarını gidermek için en etkili yöntem olarak bilinir.
 
 
Ayrıca östrojenin kemik kaybını engelleme konusundaki rolü de kabul gören gerçeklerden bir diğeridir. Hal böyleyken doktor, kişinin bireysel ve ailevi tıbbi geçmişini göz önünde bulundurarak muzdarip olduğu belirtileri gidermek için en düşük dozdan başlayan bir östrojen tedavisi önerebilir. 
 
Rahmi alınmayan kişiler, östrojene ek olarak denge sağlamak amacıyla progestine ihtiyaç duyar. Bu yüzden uzun süreli hormon tedavisi gören kişilerde bazı kardiyovasküler hastalıklara ek olarak meme kanseri riski artışa geçer.
 
Fakat menopoz dönemi boyunca hormon kullanımı, bazı vakaların tedavisine olumlu katkılar sağlar. Dolayısıyla riskin en düşük seviyede tutulması için kişinin bu tür bir tedaviye başlamadan önce doktoruna danışması tavsiye edilir. 
 

Menopoz Belirtileri Sıkça Sorulan Sorular

 
Menopoz her ne kadar tıbbi tedaviye gerek duymadan atlatılacak bir dönem olsa da kişinin yaşadığı bazı durumlar kafa karışıklığına neden olabilir. Hamilelik, cinsel ilişki ve daha birçok konu, hakkında yeterince bilgiye sahip olunmadığı takdirde kadınları psikolojik olarak zor durumda bırakabilir. Kadınların bu süreçte sakin olması ve rastladıkları sorunlar karşısında gerek doktorundan gerekse internetteki güvenilir kaynaklardan yardım alması önemlidir.
 

Menopoz Cinsel Hayatı Bitirir Mi?

Menopozla beraber cinsel yaşam sona ermez. Menopoz, sadece adet döngüsünün bitişine işaret eden bir süreçtir. Dolayısıyla menopoz sonrasında sadece östrojen azlığı nedeniyle cinsel organlarda küçülme gözlemlenir. Kadınlar bu duruma bağlı olarak cinsel ilişki esnasında ağrı hissedebilse de bunun önüne geçmek için üretilen yağlardan faydalanılabilir.
 

Menopoza Giren Kadın Ne Hisseder?

Son âdet kanaması olarak da bilinen menopoz, östrojen eksikliğinin yaşandığı bir dönemdir. Bu eksiklik her ne kadar kendini psikolojik hastalıklar üzerinden göstermese de ateş basmaları, uyuşmalar, terlemeler ve denge bozuklukları gibi otonom sinir yoluyla ifade edilen yan etkilere yol açar.
 
Bu etkileri yaşayan kadınlarda duygusal çöküş, iç sıkıntısı, karamsarlık ve birçok konuda gelişen memnuniyetsizlik hali baş gösterir. Özet olarak bu durum kişilik ve özgüven ile doğrudan alakalıdır. Dolayısıyla özgüveni olan ve geçirdiği dönemi metanetle karşılayan kadınların bahsi geçen sorunlarla karşılaşması düşük ihtimaller dahilindedir. 
 

Menopoza Giren Kadın Hamile Kalır Mı?

Menopoz sürecinde kadın düzensiz olarak adet gördüğü için ne zaman yumurtlayacağını tespit etmek zordur. Ancak menopoza girme döneminde nadiren de olsa yumurtlama olur ve kadın gebe kalabilir. Burada korunma yöntemleri, kişiye ya da çifte özel olarak düzenlenebilir. Ancak menopoz döneminde önerilen en güvenli yöntemler sprial, tüplerin bağlanması ya da doğru kondom kullanımıdır. 
 

Menopoz Sonrası Akıntı Neden Olur?

Menopoz sonrası kadınlarda vajen epitelinde değişik derecelerde atforik değişiklikler oluşur. Vajen zamanla kısalır ve daralır. Son aşamada vajen cildi incelerek rugalar düz bir hale gelir. Yüzey damarlarının yırtılması düzensiz olarak dağılmış noktasal kanamalar ve kahverengiye çalan akıntılara sebebiyet verebilir. Aynı zamanda vajinal duş ya da cinsel ilişkiye bağlı olarak minimal travma, hafif düzeyde kanamaya neden olabilir. 
 

Menopoz Terlemesi Nasıl Geçer?

Ateş basması ve terlemenin sıklığına bağlı olarak verdiği duyulan rahatsızlığı birkaç yöntem ile ortadan kaldırabilirsiniz. Öncelikle sigara, ateş basmasını tetikleyen bir etmendir. Ayrıca kafein ve acı baharatlar da en az nikotin kadar terlemeyi artırıcı özelliklere sahiptir. Bu yüzden azaltma ya da doğrudan bırakma yoluna gitmeniz sizin iyiliğinize olacaktır. 
 
Gece yastığınızın altına koyacağınız buzlu bir kalıp sayesinde yastığınızı soğutmak ve sıcaklık hissettiğinizde yastığı çevirerek serinlemek iyi gelebilir. Ayrıca uyuduğunuz odanın serin olması da terleme karşısında sizi rahatlatacak etkenlerden biridir. 
 
Hormon tedavisinin eskiden zannedildiği gibi kalp ve kemik sağlığına iyi gelmediği görüldü. Bu nedenle menopoza giren her kadına hormon tedavisi verilmez. Ancak ateş basması ve terleme gibi çok şiddetli şikayetleri bulunan kadınlar için hala kullanılan bir yöntemdir. Üstelik bazı antidepresan ve gabapentin gibi hormon içermeyen ürünler menopoz ilaçları adıyla terleme şikâyeti karşısında kullanılan ürünlerdir. 
 

Post-Menopoz Nedir?

Postmenopoz, menopozdan yaşlılığa kadar süren 6 ila 8 yıllık süreci kapsar. Her şeyden önce kişinin postmenopoz dönemine girebilmesi için 12 aydır adet görmüyor olması gerekir. Bu süreç vücutta metabolizma bozukluğu, cinsel isteksizlik, osteoporoz, kalp rahatsızlıkları ve vajina küçülmesi olarak kendini gösterir. 
 

Menopoz Testi Nasıl Yapılır?

Menopoz testi doktor muayenesiyle kombine olarak yapılması önerilen, kandaki FSH hormon düzeyini adetin 3.gününde ölçerek veri elde edilen bir işlemdir. Menopoz testi adet görmeyen kadınlarda her gün yapılabilir. Burada kişinin aç ya da tok olması sonucu değiştirmez. Ancak idrarda yapılabilecek şekilde üretilen testler sabah vakitlerinde henüz tuvalete girmeden yapılır. Bu yüzden testin sabah kalkıldığında bir şey yiyip, içmeden yapılması gerekir.  
 
Eczanelerde idrar ile pratik bir şekilde evde menopoz testi yapılabilmesi için üretilen kitler bulunur. Bu test çubukları idrarda artan FSH hormonuna duyarlı olacak şekilde üretilmiştir. Menopoz yaklaşırken ya da menopoza girildiğinde kanda FSH hormon düzeyi artar. Bunun sonucunda idrarla atılan FSH miktarı da artar. Bu miktarların sonucunda karşınıza çıkan değerler de size menopozda olup olmadığınız hakkında bilgi verir. 
 
 
Menopoz belirtileri, testi, tanısı, ve tedavisi hakkında daha fazla bilgi almak için https://www.zgholisticclinic.com/iletisim adresini ziyaret ediniz.
 
Ankara yara bakımı tedavisi konusunda Özel Bilgi Hastanesi olarak yüksek kaliteli, bütünsel yara bakımı hizmetleri sunmaktadır.Özel Bilgi Hastanesi, kronik ve akut yara bakımı konusunda uzmanlaşmış ekibe sahiptir. Deneyimli ve uzman ekibimizle, yaranızın hızlı ve etkili bir şekilde iyileşmesini sağlamak için sizinle birlikte çalışıyoruz. 
 
İletişim0544 199 54 77
 

Bu Yazıyı Paylaş

"Sağlığınız için buradayız."

We are here for your health.



Kullanıcı deneyimini geliştirmek ve web sitesi trafiğini analiz etmek için çerezleri kullanıyoruz. Çerezleri nasıl kullandığımızı ve "Gizlilik Tercihleri"ne tıklayarak bunları nasıl kontrol edebileceğinizi okuyun.